Türkiye’de Yenilenebilir Enerji Sektörünün 2030 Vizyonu
13 Ağustos 2025Türkiye, hızla büyüyen ekonomisi ve artan enerji ihtiyacıyla birlikte, sürdürülebilir enerji politikalarını öncelikli hâle getirmiştir. 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam enerji arzındaki payının ciddi oranda artırılması hedefleniyor. Bu kapsamda, özellikle biyokütle enerjisi ve atık bazlı enerji üretimi, fosil yakıt bağımlılığını azaltmak ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak için kritik bir rol üstleniyor.
Yenilenebilir Enerjide Biyokütle ve Atık Bazlı Enerjinin Önemi
Yenilenebilir enerji sektörünün çeşitlendirilmesi, Türkiye’nin enerji güvenliği ve çevresel hedeflerine ulaşmasında büyük önem taşıyor. Güneş, rüzgâr ve hidroelektrik kadar öne çıkmasa da biyokütle enerjisi ve entegre atık yönetimi alternatif enerji portföyünü güçlendiren temel unsurlar arasında yer alıyor. Biyokütle, tarımsal atıklar, endüstriyel organik atıklar ve şehir atıklarının enerjiye dönüştürülmesi hem atık miktarını azaltıyor hem de temiz enerji sağlıyor.
Türkiye’de Biyokütle Enerjisinin Mevcut Durumu
2025 itibarıyla Türkiye’de biyokütle enerjisi kurulu gücü 114 MW’nin üzerinde bulunuyor ve hızla artıyor. Biotrend olarak yaptığımız yatırımlar, atık yönetimi ve enerji dönüşüm projeleriyle biyokütle kapasitesini her geçen gün büyütüyoruz. Ayrıca, biyokütle enerjisi üretimi, çevresel etkilerin azaltılması ve döngüsel ekonomi hedeflerinin gerçekleştirilmesi açısından da önemli bir araçtır.
Biotrend’in Sektördeki Rolü ve Hedefleri
2017 yılında kurulan Biotrend, biyokütle ve atık bazlı enerji üretiminde Türkiye’nin öncü oyuncularından biridir. 6 bölgede, 9 ilde, toplam 17 tesisiyle faaliyet gösteriyoruz. 2025 ilk çeyrek itibarıyla 114,17 MWe kurulu güce ve 139,31 GWh net elektrik üretimine ulaştık. 2030 vizyonumuz doğrultusunda; mevcut tesislerimizin kapasitesini artırmayı, teknolojik yatırımlarımızı hızlandırmayı ve sürdürülebilir atık yönetimini yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.
2030’a Doğru Stratejik Önceliklerimiz
Biotrend olarak sürdürülebilirlik stratejimizi şirket stratejimizle uyumlu bir şekilde oluştururken, dünyada ekonomik ve sosyal dönüşümün önemli itici güçleri olan Birleşmiş Milletler 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA), Paris Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı temel alıyoruz. Bu çerçevede, yeşil, döngüsel ve dijital dönüşüm gerekliliklerine uygun küresel 2030 ve 2050 yılı hedefleriyle uyum sağlamayı önceliklendiriyoruz. Beş ana başlık altında sürdürülebilir kalkınmayı destekleyerek yerel ve küresel ölçekte düşük karbon ekonomisine geçişte öncü bir şirket olmayı hedefliyoruz.
- Döngüsel Ekonomiyi Hızlandırmak
Atıkları yeniden ekonomiye kazandırmayı hedefleyerek mevcut projelerimizde döngüsel ekonomi ilkelerini uyguluyoruz. Atıkların geri dönüştürülmesi ve yüksek katma değerli ürünlere dönüştürülmesi için yeni teknolojilere ve süreçlere yatırım yapıyoruz. Bu sayede kaynakların verimli kullanılmasını sağlıyoruz ve çevresel etkimizi azaltıyoruz.
- Sera Gazı Emisyonlarını Azaltmak
Entegre atık yönetimi ve biyokütle enerjisi faaliyetlerimizle, belediye, tarım ve ormancılık atıklarının etkin yönetimiyle sera gazı emisyonlarını azaltmayı amaçlıyoruz. Ayrıca, projelerimizi karbon kredisi sertifikasyon programlarına dahil ederek hem ulusal hem de uluslararası iklim hedeflerine katkı sağlıyoruz. Bu çabalarımızla yenilenebilir enerji üretimini destekliyoruz.
- İnovasyon ile Düşük Karbon Ekonomisine Geçişi Kolaylaştırmak
Sürdürülebilir teknoloji yatırımlarımızla, düşük karbon ekonomisine geçişi desteklemek için çalışıyoruz. İnovasyon odaklı iş modelimizle biyoelektrik, biyoısı ve sürdürülebilir yakıt portföyümüzü genişletiyor, çevresel etkimizi en aza ederek iş süreçlerimizde temiz teknolojilere daha fazla yer veriyoruz.
- Biyoçeşitliliği Korumak
2023 itibarıyla tüm tesislerimizde, biyoçeşitliliği koruma amacıyla üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde biyoçeşitlilik programlarını başlatıyoruz. Bu programlarla, faaliyetlerimizin çevresel etkilerini düzenli olarak izleyip, iyileştirme çalışmalarını uygulayarak, çevresel yönetimimizi daha etkin hâle getiriyoruz.
- İnsana Saygı
Çalışanlarımız ve tüm paydaşlarımız için kapsayıcı, eşit ve çeşitliliği destekleyen bir iş ortamı yaratıyoruz. İş ve çevre kazalarına karşı sıfır tolerans ilkesini benimseyerek iş sağlığı ve güvenliği konusunda yüksek standartlar uyguluyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızı, tüm değer zincirimiz boyunca insan hakları ve adil çalışma koşulları ile destekliyoruz.
Ayrıca yenilenebilir enerji alanında 2030 yılına dek şu başlıkları hedefliyoruz:
- Kurulu gücü 150 Mwe seviyesine çıkarmak
- Mekanik ayırma tesislerimizde 118.000 ton atık geri kazanmak
- 669.000 ton Atıktan Türetilmiş Yakıt (ATY) üretimi gerçekleştirmek
- 12,8 milyon ton karbon kredisi satışı gerçekleştirmek
- Elektrik dışı gelirleri, toplam gelir içerisinde %14'e çıkarmak
- Biyokütle tesisleri kapasite faktörünü %90 seviyesine getirmek
- Biyogaz tesisleri kapasite faktörünü %70 seviyesine getirmek
Ekonomik ve Çevresel Katkılarımız
Biyokütle enerjisi ve atık yönetimi sektöründe sağladığımız katkılar yalnızca enerji üretimiyle sınırlı kalmıyor. Yerel ekonomilerin gelişimine destek veriyor, istihdam yaratıyor ve Türkiye’nin enerji ithalat bağımlılığını azaltıyoruz. Ayrıca, sera gazı emisyonlarının azaltılması Paris Anlaşması hedeflerine ulaşmada kritik bir rol oynuyoruz.
Sürdürülebilir Bir Geleceğe Birlikte Yürüyoruz
Türkiye’nin 2030 yenilenebilir enerji vizyonunda, biyokütle ve atık bazlı enerji üretimi vazgeçilmez bir yere sahip. Biz, Biotrend olarak bu dönüşümün öncüsü olmaya devam ediyoruz. Enerjiyi atıklardan üretirken, çevresel sürdürülebilirliği ve ekonomik büyümeyi birlikte sağlama hedefindeyiz.
Kaynakça
- Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı – Yenilenebilir Enerji Stratejisi https://www.enerji.gov.tr
- EPDK – Elektrik Piyasası Raporları https://www.epdk.gov.tr
- TÜİK – Enerji İstatistikleri https://www.tuik.gov.tr
- Biotrend Resmi Web Sitesi https://www.biotrendenerji.com
